19.4.08

47- Muhammed Suresi (13 ... 25)

1 Bir insanın çok güçlü olması başına gelebilecek olayları engelleyebilmesine yeter mi?

İnsanlar ne kadar güçlü olduklarını iddia ederlerse etsinler, güç yetirebilecekleri yalnızca Allah'ın onlara nasip ettiği kadarıyla sınırlıdır. Güçle, iktidarla böbürlenmek şüphesiz yalnızca inkâr eden toplulukların, kişilerin davranışlarındandır. Allah ayette, güç sahibi olmanın, aslında hiçbir şey olduğunu çok açık bir şekilde belirtmiştir;"Seni sürüp-çıkaran memleketinden kuvvet bakımından daha üstün nice memleketler vardı ki, Biz onları yıkıma uğrattık da kendileri için hiçbir yardımcı yoktu"

2 İnsan açık açık doğru bir davranışta bulunmadığı halde, nasıl olur da bunu fark edemez ?

İnkâr edenlerin hatalarının farkına varamadıkları, yaptıkları şeyler kötü olsa dahi, bu davranışların kendilerine süslü ve çekici gösterildikleri ayette şu şekilde anlatılmıştır; "Şimdi Rabbinden apaçık bir belge üzerinde bulunan kimse, kötü ameli kendisine 'süslü ve çekici gösterilmiş' ve kendi heva (istek ve tutku)larına uyan kimseler gibi midir? "

3 Takva ne demektir?

Takva; korkma, sakınma, Allah korkusuyla günahlardan korunmak demektir.

4 Cennet halkı susadıkları zaman ne gibi nimetlerden faydalanabilirler?

"İçinde bozulmayan sudan ırmaklar, tadı değişmeyen sütten ırmaklar, içenler için lezzet veren şaraptan ırmaklar ve süzme baldan ırmaklar vardır ve orda onlar için meyvelerin her türlüsünden ve Rablerinden bir mağfiret vardır. " ayetinde cennetin misali anlatılmıştır. Bu ayetten cennete gidecek olan salih kulların "tadı değişmeyen süt"lerden,"tadı lezzet veren şarap"lardan ve "bozulmayan sudan ırmak"lardan dilediğince faydalanabileceklerini anlayabiliriz.

5 İnkar eden insanlar cehennemde ne kadar kalacaklardır?

Cehennem halkı Allah'ı inkar etmeleri, emir ve yasaklarına uymamaları sebebiyle cezalandırılmış ve ebedi azabı tatmaları için cehenneme atılmışlardır. Günlük hayatta ferahlamak, susuzluğumuzu gidermek için içtiğimiz su bile, orada kaynar bir vaziyette bulunmakta ve cehennem halkına içirilmektedir. İçtikleri zaman da bağırsakları parça parça yapar. İçtikçe susuzlukları artar ve daha fazla içerler, her seferinde de azapları kat ve kat artar.

6 Cehennemde içilecek olan içki nedir ? içende nasıl bir etki oluşturmaktadır ?

Cehennem halkı Allah'ı inkar etmeleri, emir ve yasaklarına uymamaları sebebiyle cezalandırılmış ve ebedi azabı tatmaları için cehenneme atılmışlardır. Oradaki azaplarını arttırıcı olarak içecekleri dahi kaynar sudandır. İçtikleri zaman bağırsakları parça parça olur. Susarlar ve bu kaynar suyu içmek zorunda kalırlar bu içecek susuzluklarını gidermemekle beraber acılarını her seferinde daha da arttırır.

7 Hidayeti bulmak ne demektir?

"Hidayet", Türkçede doğru yol, hak olan Müslümanlık yolu; "hidayete ermek" de Müslüman olmak ve İslam dinini kabul etmek anlamına gelir.

8 O gün gelip de herkes Allah'a döndürüldüğünde inkârcıların duaları, şükürleri, inançları bir işe yarar mı?

İnsanlar gördükleri şeylere zaten inanırlar. Önemli olan, gözümüzle göremediğimiz halde, bizi yaratan, sahip olduğumuz her şeyi veren Yüce Allah'ın varlığına ve birliğine inanabilmektir. "Artık onlar, kıyamet-saatinin kendilerine apansız gelmesinden başkasını mı gözlüyorlar? İşte onun işaretleri gelmiştir. Fakat kendilerine geldikten sonra öğüt alıp-düşünmeleri onlara neyi sağlar?" ayetinde kıyamet koptuktan, herşey belli olduktan sonra iman edilmesinin kimseye bir fayda sağlamayacağı bildirilmiştir.

9 Samimi bir inanç sahibi bencil olabilir mi?

Bencillik yanlızca kendini düşünmek demektir. Ayette "Hem kendi günahın, hem mü'min erkekler ve mü'min kadınlar için mağfiret dile." buyrularak müslümanlara bencillikten uzak durmaları, Allah'a yalnızca kendilerini bağışlaması için değil, kendisi ile birlikte bütün müslüman kardeşlerini bağışlaması için dua etmesi söylenmiştir. Dolayısı ile samimi bir inanç sahibi bencillikten uzaktır.

10 İnsanlardan bazıları neden Kur'an’ı dinlemezler ve ondan ders çıkartmazlar?

"Onlardan kimi gelip seni dinler. Nitekim yanından çıkıp-gittikleri zaman, ilim verilenlere derler ki: "O biraz önce ne söyledi?" İşte onlar; Allah, onların kalplerini mühürlemiştir ve onlar kendi heva (istek ve tutku)larına uymuşlardır." ayetinde de belirtildiği gibi Kur'an yanlızca dinlemekle anlaşılabilecek b ir kitap değildir. Onu anlayabilmek için ayette bildirildiği gibi, akılların ve kalplerin temiz olması gerekmektedir; "Allah onları lanetlemiş, böylece (kulaklarını) sağırlaştırmış ve basiret (göz)lerini de kör etmiştir.Öyle olmasa, Kur'an'ı iyiden iyiye düşünmezler miydi? Yoksa birtakım kalpler üzerinde kilitler mi vurulmuş?". Kur'an'ı hakkını vererek dinlemeyenler, ondan ders çıkartamayanlar Allah'ın kulaklarını, kalplerini mühürlediği inkarcılar yada 20. ayette bahsedilen iman edermiş gibi gözüküp içerisinde şüphe taşıyanlardır.


11 Kalplere kilit vurulması ne demektir?


İnsanın kalbi yaradılışı gereği yalnızca Allah'ın zikri ile tatmin olur. Kalplerine kilit vurulduğu söylenilen insanlar Allah'a inanmayan, Kur'an'ı Kerim'i dinlemeyen kişilerdir. Kişinin kalbi yalnızca Allah'ın zikri ile tatmin olacağından ve inkar edenler Allah'ı zikretmediklerinden dolayı "kalplerine kilit vurulmuştur" denilebilir.

12 " Takva sahiplerine va’dedilen cennetin misali (şudur)….." ayetinde "misal" derken anlatılmak istenilen nedir?Neden misal kelimesi kullanılmıştır?

Misal kelimesi örnekleme yapılırken kullanılan bir kelimedir. Allah ayette cennetteki güzelliklerden, nimetlerden örnekler verdiği için misal kelimesi kullanılmıştır.

Hiç yorum yok: